Eleştiri: 2012 | Kültür&Sanat

Kültür-Sanat Editörü tarafından yazıldı. Aktif .

2012: HAKKINDA YORUM YAPMAK İÇİN 3 YIL BEKLENMESİ GEREKEN FİLM

 

   Hollywood sinemasının ABD'nin stratejik planlarına göre, kamuoyunu belirli gelişmelere hazırladığı bilinmekte. Barack Obama'nın kazandığı zaferin ardında bile, yıllardan beri Afro-Amerikan imajın değişmesinde etkin olan Hollywood'un yer aldığı söyleniyor. Bu açıdan bakıldığında, felaket filmi sevdalısı Roland Emmerich'in son filmi 2012, değişen dünya dengelerini hesaba katarak bizi bambaşka bir gelişmeye hazırlıyor.

    Çevresel duyarlılığı spekülasyonların ötesine geçmeyen Roland Emmerich, The Day After Tomorrow'un ardından bir kez daha dünyanın sonunu getirmekte. Yarından Sonra filminin başarısını senarist Jeffrey Nachmanoff'a borçlu olan Roland Emmerich 2012'de, komplo teorilerinin kehanetlere karıştığı, onların da bilimsel olarak temellendirilmeye çalışıldığı bir mucize senaryosu yaratıyor.

    Filmin fragmanlarında adı geçen Maya takvimine aldanıp gidenlerin tam bir sukut-u hayal yaşayacakları 2012, dünyanın miadını doldurması ile başlayan kıyamet zincirini konu ediniyor. Tam da bu noktada Emmerich, Apocalypse öyküsünü parçalara ayırıyor ve yine her zaman yaptığı gibi geniş bir yelpazeden ele alıyor. Parçalanmış ailelerin yeniden birleşme hikayesinden, hayli banal bir aşk öyküsüne, politik entrikalardan İncil eğretilemelerine değin, film neredeyse tüm Hollywood      formüllerini zaptu rapt etmekte. Bu da aslında filmin en önemli zaafınıoluşturuyor: Öyküleri 120 dakika içinde bir araya getiremeyen Emmerich, filmini 3 saate yakın bir zamanda ancak toparlayabiliyor. Üç saat boyunca kıyamete tanık olmanın da hayli yorucu olduğu söylenebilir. Filmin sonu gelmedikçe, dünyanın sonunun gelmesini iple çeker hale geliyorsunuz.

     Birbirini seven ama ayrılmış karı koca, kendini feda eden başkan, onun haysiyetsiz yardımcısı, gerçekleri gören paranoid hippi gibi klişe karakterlerle hikayesini döndürmeye çalışan Emmerich'in filmini izlenir kılan, (aslında herkesin izlemek istediği) gerçeğe hayli yakın duran kıyamet görüntüleri. Gerçekten de tam bir özel efekt harikası olan bu görüntülerin felaketten alınan o mazoşistçe zevki doruklarına çıkaracağı gayet açık. 2012'nin  “felaket pornosu” olarak tanımlanmasının sebebi de bu olsa gerek.

     Ancak felaket simülasyonunun baş döndürücü etkisinin yalnızca ilk yarı ile sınırlı olduğunu da söylemekte yarar var. 2012 uzadıkça nefes almadan devam eden aksiyon, bir tür vertigoya sebebiyet verebiliyor. Bunun ötesinde yanardağ patlamasından külüstür bir karavanla, 10.2'lik depremlerden koşarak kaçabilen baş kahramanlar, filmin dayanağı olan özel efektleri işlemez kılıyor. Filmi izlerken, "hadi oradan" nidaları gayr-ı ihtiyari olarak ardı ardına yükseliyor.

     Mucize kabilinden yaşanan son an kurtuluşları ve özel efekt bombardımanı ile işleyen filmde, ilgi çekici tek bir nokta var: O da kıyamet sonrasında insan ırkını devam ettirecek olan seçkinlerin seçimi. Emmerich'e göre genetik ve IQ seviyesine bakılarak yapılan bir seçimde sorun yok, (ilginçtir, Hitler de böyle demiyor muydu?) ; ancak işin içine para girdi mi etik olarak sakıncalı bir durum doğuyor. Hele ki bu paranın Araplar tarafından gelmesi, herkesin yüzünü bir anda buruşturuyor. Emmerich gerçekten de tam bir hümanist (!) olduğunu kanıtlıyor: Hepimiz kardeşiz, ama müslümanlar hariç...

     2012'nin sonunda çıkarılan yeni dünya haritasında ise, Emmerich'in gerçekte ne söylemek istediği saklı. Nuh'un gemisi cesur yeni dünyanın başlayacağı yere doğru ilerlerken, bugün dünyayı kontrol altında tutanların şimdi gözüne nereyi kestirdikleri belli oluyor.

Online dergiler Online dergiler