Nesil / Kuşak Farkı - Mehmet Kaplan | Deneme Tahtası - Şubat & Mart 2011
NESİL/KUŞAK FARKI...
Seksenli seneler;
1980’li senelerde yirmili yaşlarda olanlar bilirler:
Ya da:
80'li yıllarda hayatının ilk tecrübelerini yaşayanlar;
İlkokula gitmiş…
Maalesef:
Kenan Evren'i tanımış!
Erevizyonda “Petrol/Pitroil” şarkısı rezaleti ile yenilmiş olanların yıllarıdır 1980’li seneler.
Memleketimizin tarihine yakışmayan ve bir türlü kabuğumuzu kıramadığımız senelerdi o seneler!!!
***
Kesinlikle ve kesinkes:
1980’li senelerde sağcılar;
“İmkân” , solcular ise;
“Olanak” derlerdi…
…Ve;
Kimse:
“Yaşayan Türkçe” diye bir gerçeği kabul etmezdi; yenilikçi zannedilen bir dil zorbalığı yapılırdı ilericilik modası adına!
Tonton Başbakan Turgut Özal’a çok kızanların ya da çok sevenlerin:
“Türkiye’ye çağ atlattı” diyenlerin;
“Hayı…..r bizi ahlak erozyonuna uğrattı” diyenlere karıştığı seneler…
***
1980’li senelerde kurutulmuş balık anlamına gelen ÇİROZ gibi vücudu ile “ay yürüyüşü” dansını yapan beyaz tenli olma meraklısı bir zenci şarkıcının…
Çıktığı reklamlar ile Dünya gençliğini;
Colalı içecek tuzağına çektiği için ondan ve “Büyük Şeytan” Amerika’dan nefret edildiği senelerdir 1980’ler;
***
Voltran ve Himen çizgi filimleri vardı o yıllarda ;
“Gölgelerin gücü adınaaaaaaa……….” şeklinde haykıran..
Ve;
Himen denen hilkat garibesi bu çizgi film kahramanının gizli misyoner olduğu söylenirdi.
Gazetelerde:
Bu mahlûkatın göğsündeki haçtan ışık fışkırtarak yarı çıplak Tarzanımsı bu tarzı ilen Türk gençliğini Hıristiyanlaştırdığına inanılırdı.
Biz ebeveynler bu endişe sebebiyle uzun saatler çocuklarımızı bu badireden nasıl ve ne şekilde beri tutacağımızı tartışırdık(!)
Ciddi söylüyorum;
Tartışırdık bu meseleyi uzun uzadıya!
***
Korhan Abay vardı…
Merhum:
Cenk Koray vardı..
Merhum;
Cenk Karaca vardı ki bu memlekete gelmesi bile yasaktı çünkü “vatan haini” damgası yemişti bir kere…
Yeni yetme şarkıcı adayları:
Daha memleketperver görülen Barış Manço ve Cem Karaca arasında kafalarını çıkarıp kendilerine bu fotoğraf karesinde yer bulmaya gayret ederlerdi!
Ayrıyeten şu moda ifâdeler ve diziler vardı:
“İhtilal çocuğu”
Köle İzaura..
“Moruk…”(Afedersiniz bu sözle gençler biribirine iltifat ederdi(!) güya!
“Herild yani” vardı!
“Hey corc versene borc” anlamsızlığı yeni baş gösteriyordu.
Ama her şeye rağmen;
Mahalle çeşmelerinden su içmek mümkündü ve komşu teyzeler birbirlerini ikindi çayına davet ederlerdi.
Bayramlar iple çekilirdi.
Bana göre hâlâ da iple çekiyoruz.
Aslında da:
Her geçen gün her birimiz yetmişli-seksenli-doksanlı seneleri değil çocukluğumuzu arıyoruz.
Çünkü dünya çok yalan…
Mehmet Kaplan
Paylaş
Mehmet Kaplan’ın Eski Yazıları
