Duvarların Arkasındaki Kadın

Esra Matur tarafından yazıldı. Aktif .

 

Farklı ülkelerden farklı kadınlar...

Bu defa konu edilen, 13 farklı müslüman ülkeden 140 farklı kadın!

Yapımcılığını gazeteci-yazar Ayşe Böhürler'in üstlendiği bir projeden bahsediyorum. İsmi "Duvarların Arkasında". 14 farklı bölümden oluşan bir belgesel film. Yemen, Suriye, Mısır, Ürdün, Lübnan, Pakistan, Türkiye gibi 13 farklı müslüman ülkenin kadınlarının konu edildiği, değerlendirildiği ve belki de toplumların asıl öğrenmesi gereken ancak şu ana dek bir türlü dillendirilmemiş sosyolojik meselelerin yer bulduğu bir belgesel.

11 Eylül sonrası gerek yerel gerekse uluslararası medyada müslüman dünyasına yapılan saldırılar ardı arkasını kesmezken, tüm bu saldırılar karşısında yaptıklarımız bize yöneltilen suçlamaları yalanlamak ve sürekli aksini iddia etmekten öteye geçmedi. Oysa dünyanın geri kalanının ihtiyaç duyduğu; hakkımızda söylenenlerin gerçek olmadığını dinlemekten ziyade, "gerçeğin ne olduğunu öğrenmekti".

Bu sebeple, daha çok anlatmaya ve anlaşılmaya ihtiyacımız olduğu kesin.

"Duvarların Arkasında", bize kadınları tanıtıyor. Müslüman coğrafyada yaşayan birbirinden farklı kadınların hayatlarını, yaşam standartlarını, deneyimlerini, kısacası bu kadınların ait oldukları dünyaları gösteriyor bize.

Oryantalist ifadelerin dar kalıplarından sıyrılıp, aslında her müslüman ülkesindeki kadının "aynı olmadığı" gerçeğini öğretiyor.

Lübnan sokaklarında mini eteğiyle & dar kıyafetleriyle özgürce dolaşan Lübnanlı kadınla, İran sokaklarındaki kadının rahatlığı bir değil. Lübnanlı kadın, erkeğiyle hukuk önünde eş haklara sahipken, Mısır'daki kadının eşini boşayabilmesine mucize gözüyle bakılıyor.

Sudan'da, Mısır'da kadınların sünnet edildiğini görüyorsunuz. Üstelik bunun 1000 yıllık bir gelenek halini aldığı Mısır'da, yalnızca müslümanlar değil hristiyanlar da kadınlarını sünnet ettiriyor. 

Sonra, ülke sokakları boyunca ilerliyorsunuz. Birbiri arasında sadece bir caddelik mesafe olan iki farklı mahallede, zıt iki hayat görüyorsunuz. Zenginliğin ve refahın doruklarda olduğu bir bölgeyle, sefaletin kol gezdiği bir diğer bölge birbirine o denli yakın.

Ve oralardaki kadınlara odaklanıyorsunuz...

Mesela, Lübnan'daki Sabra ve Şatilla isimli mülteci kampında yaşayan iki çocuklu, Filistinli bir anneyi dinliyorsunuz. İsrail saldırılarında gözlerini kaybeden kocasıyla küçücük bir evde yaşam mücadelesi veriyor. Sonra bir kadın daha duyuyorsunuz. Üniversite bitirmiş, üstüne bir de masterını yapmış ve temizlikçi olarak çalışıyor. "Daha kötüsü olabilir mi?" diyerek, bir başka eve yöneliyorsunuz. Durum, orda da değişmiyor. Bu kamptaki kadınlar hep benzer hayatları yaşıyor.

Sonra Mısır'a uğruyorsunuz. "Hüda Şarawi" caddesine ismini veren ünlü feminist Hüda Şarawi'nin hikâyesini dinliyorsunuz. Cadde ortasına gelip, peçesini indiriyor ve Mısırlı kadınların direniş sembolü halini alıyor.

Mısır'da 2000 yılından beri "Ulusal Kadın Konseyi" isimli bir kuruluş çalışıyor. Bu, ülke kadınları için devrim niteliğinde bir adım olmuş durumda. Kadınlar sosyal alanlarda daha aktif olabilmenin, seslerini daha çok duyurabilmenin arayışında.

Ama burada da, derin sosyal sınıf farklılıklarını görüyorsunuz. Zenginliğin ve fakirliğin yan yana ve had safhada yaşandığı ülkelerden birisi de Mısır.

Sosyal eşitsizlik her yerde. Sınıflararası boşluklar kabul edilebilir gibi değil. Tüm bu çelişkiler içinde kadın özgürlüğünü aramak / sorgulamak bir süre sonra size de mantıksız geliyor.

Yalnızca birkaç ülkeyi incelediğinizde dahi, kadınların ve yaşamların farklılaştığını görebilirsiniz. Her müslüman aynı olmadığı gibi, her müslüman ülkedeki kadın da aynı değil.

Hayatları, kaderleri ve hayalleri çok farklı. İşte, dünyanın geri kalanının öğrenmesi gereken tam olarak bu.

Anlaşılmaya ihtiyacımız olduğunu belirtmiştim. Evet, bunun için önce duvarların arkasından çıkmaya, sonra da kendimizi anlatmaya ihtiyacımız var.

Yazar Hakkında

Esra Matur

Esra Matur

1991 yılında, Üsküdar'da doğdu. Boğaziçi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünü bitirdi. Dört seneyi aşkın süredir Boğaziçi Yöneticiler vakfı (BYV) üyesi olan Matur, 2010 yılı itibariyle İBB Gençlik Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu'nda Avrupa ve Ortadoğu temelli sosyo-kültürel çalışmalarına devam ediyor. 

 

 

 

Kafa Kâğıdı:       

Online dergiler Online dergiler