Karınca Olabilir Miyiz?

Esra Matur tarafından yazıldı. Aktif .

 

“Ya Araplara ne oluyor? Haberlerde gördüm, bir kargaşadır gidiyor. Ne iş? ” diyen üniversite öğrencisi için sözün bittiği yerdir.

Toplumun geneline yakıştırmak istemem ama ortada büyük bir çoğunluk için genel geçerliliği olan çok ciddi bir durum var: Karşımızda habersiz, ilgisiz, bilgisiz bir gençlik var!

Kimse, mesele üzerinde derin sosyolojik araştırmalar yapacak denli bilgi sahibi olmak zorunda değildir; ama iş, yanı başınızda aylardır devam edegelen bir hareketin genel hatlarını bilmeyecek raddeye geldiyse, işte problem orada başlar.

Tunus’da Mohammad Bouazizi’nin Sokak ortasında kendini yakmasıyla ilk ateşini alan Arap devrimi; sırayla Mısır, Yemen, Libya, Suriye üzerinden alevlenmeye devam etti. Tunus’da

Bin Ali uğurlandı, Mısır’da Mübarek... Libya’da insanlar günler boyu, Kaddafi güçlerince ateşaltına alındı. Suriye’de Esad şovunu yaptı. “Gitmem,dedi… Değişim gelecek, bekleyin” dedi.

O gitmedi. Ve vaat edilen değişim de gelmedi.

Gerek önceki yazılarımda, gerekse envai çeşit sosyal paylaşım sitelerinde Arap Devrimi / Hareketi / Baharı üzerine sayısız yorum, haber vb. paylaştım. Bunun bir sosyal sorumluluk olduğu inancını taşıdım. Elimdeki tek güç olan medyayı kullanarak dünya genelinde bu harekete destek veren kitlelere katılmaya çalıştım.

Neyi başardım? Niye yaptım?

İdealim, Hz. İbrahim'in ateşe atıldığını görüp ağzıyla su taşımaya çalışan karıncadaki iradeye sahip olmaktı. Ona“senin taşıdığın su ne işe yarayacak?” diyenlere, “olsun, ben safımı belli edeyim” demesi gibi, bir yerlerde özgürlüğü için mücadele veren halkların yanında olduğumu kendimce itiraf etmekti tek gayem. Ama gelin görün ki, bu harekete olan ilgi “aşırı, gereksiz ve anlaşılmaz” bulundu. Sanki Arap dünyasında olan şeyler, bizim dünyamızı ilgilendirmiyordu. O zaman, sürekli küreselleştiğini söylediğimiz dünyada, Arap ülkeleri yer almıyor muydu?

Gelişmeler ülkemizde cereyan etmiyor olabilir, topraklarımızdan çok uzak bir yerlerde, hatta bir başka kıtada, Türk’lerle / Türkiye’yle ilgisi olmayan işler yapılıyor olabilir veyahut o işleri başaran Arap’ların bizatihi kendilerine haz etmiyor olabiliriz. Her türlü ihtimali düşünmeye çalışıyor ve –yeterince başaramasam da- empati kurmaya çalıştığımı söylemek istiyorum.

“Neden ilgisiz kalınır?” sorusunu kendimce cevaplamaya uğraşıyorum. Ve üzülerek bildiriyorum ki, bu sorum beni toplum geneline hâkim olan habersiz / ilgisiz / bilgisiz gençliğe götürüyor. Gençlik haber takip etmiyor, gençlik dünyayla ilgilenmiyor, gençlik bilmiyor!

Yakın zamanda yapmayı planladığımız bir panel var. Konumuz, Arap Devrimi. Uzman kişiler eşliğinde Türk & Arap gençlerinin katılımcısı olacağı programla beraber, toplum genelinde duyarlılığımızı arttırmak ve bir bilinç uyandırmayı planladık. İnşallah yapacağımız işler hayırla sonuçlanır.

Daha haberli, daha ilgili ve daha bilgili olan bir toplum olmak dileğiyle…

Yazar Hakkında

Esra Matur

Esra Matur

1991 yılında, Üsküdar'da doğdu. Boğaziçi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünü bitirdi. Dört seneyi aşkın süredir Boğaziçi Yöneticiler vakfı (BYV) üyesi olan Matur, 2010 yılı itibariyle İBB Gençlik Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu'nda Avrupa ve Ortadoğu temelli sosyo-kültürel çalışmalarına devam ediyor. 

 

 

 

Kafa Kâğıdı:       

Online dergiler Online dergiler