Benim Adıma Susun! | Dilaver Peksever

İskele Editörü tarafından yazıldı. Aktif .

BENİM ADIMA SUSUN!

Onların haberi yoktu.

 

Onlar kendi entelektüel dünyalarında bizim hakkımızda tasarruflarda bulunup; “öyle isterdiler” diyerek hareket etmeye başladıkları zamanlardı.

 

Yüzlerce yıldır iç içe yaşamış insanlardık. Çok kalabalık değildik, hepimizin evleri taştandı. Yollarımız yoktu, yüklerimizi eşekler, atlar, katırlar çekerdi.

 

Ermeni, Rum ve Türk’ler olarak yüzlerce yıllık komşuluğun ardından bir gün birileri geldi ve Türk olmayan komşularımızı oralardan sürmeye çalıştı. Haberini önceden alanların gidişlerini anlatırlar; “bir daha geri döneceğiz, eminiz” diyerek tarlasını ekerek uzaklaşan komşularımızın gidişleri…

 

Bir daha geri dönemediler.

 

Gidemeyenler… Kaçıp sığınabildikleri Türk komşularının samanlıklarında, yatak altlarında korkuyla titreyip, postal seslerinin odadan kaybolmalarını umarak ve dua ederek gözlerini sımsıkı kapayanlar… Onlar kendilerine sahip çıkan komşuları sayesinde sürülmekten kurtulabilmişlerdi.

 

Çok değil, kısa bir zaman sonra bu defa Rus askerlerinin postalları çiğniyordu yolu olmayan bu toprakları. Bu topraklara, duygulara ve insanlığa yabancı üniformalar içindeki Türklerden sonra Rus üniformalı Ermeni askerleri peydah olmuştu.

 

Bu sefer Türkler korkuyorlardı ve kaçıyorlardı, kaçabildikleri kadar. Sokakta devriye gezen Rus askerinin çocukların başını okşarken annesine küfrettiğini Ermeni komşumuzdan öğreniyorduk, hani gözetip sakladığımız ve kurtardığımız komşularımızdan, ne söylediğini değil sadece küfür ettiğini yüzünü ekşiterek ve hüzünle bize tercüme ediyordu.

 

Hâlbuki biz yüzlerce yıldır aynı topraklarda yaşıyor, yakınlardaki alanları bazen Türkçe, bazen Ermenice ve bazen Rumca isimlendiriyorduk. Kimse gocunmuyordu bu durumdan, dilimizde Ermenice ve Türkçe sözleri olan ama aynı melodinin türküleri dolanıyordu.

 

Onların iğrenç emellerinden öte idi bizim yaşamımız. Onların ne olduğunu bilmediğimiz ama kılıf buldukları emellerinin atık derileriydik sonuçta. Arada yanıp giden yaş odunlardık kim bilir. Önemsiz, anmaya değmez, dava(!) zayiatı… Ama şimdi biliyoruz ki; hiç birinin emeli bana, bize ve diğerlerine değil, kendilerini tatmine yönelik.

 

Aynı topraktan var olmuş insanlarız bizler ve aynı toprağa gideceğimizden şüphe yok.

 

Ey zalimler! Yeniden yaratıldığınızda, yakanıza yapışan binlerce elin sıktığı boğazınızı genişletecek başka bir el olmayacak. Bizler ise bu dünyadan başlayarak ölene kadar ve öldükten sonra da yakanızı bırakmayacağız.

 

Her yer herkesindir ve her şeyin tek sahibi yaradandır.

 

Dilaver Peksever

 

Yazar Hakkında

İskele Editörü

Online dergiler Online dergiler