Korkaklığım | Ali Kılıç

İskele Editörü tarafından yazıldı. Aktif .

KORKAKLIĞIM…

Osmanlı tokat atmıyordu er evlada ki, korku nedir bilmesin Allah’tan gayrisinden… Annem, komşunun oğlu gibi sigara içerim, diye beni korkuttu. Babam filan memleketlinin sahtekâr olma ihtimali üzerine mavallar okudu kulağıma. Dedemin bile beni korkuttuğu şeyler vardı. Ninem cinlerden anlatırdı.

Korku nedir, öğrettiler bana. Oysa peygamberim, insanların en vahşisinin yanına kırk defa gitmişti. Nardan yaratılan cinler rahlesine oturmuştu mesela. Koylu anlatmıştı…

Hastalanmaktan korkuyorum simdi. Yeterince hastayım çünkü. Eyüp Peygamberin dışına sızmıştı yaraları. Benim iltihaplarım bir yol bulup, kalbime aktı. Yaralarımın kansere dönmesinden korkmuyorum…

Çok yorulup, buz kesmiş karanlık kimsesiz bir çıkmaz sokakta yığılıp kalmaktan korkuyorum. Kimsesiz olup, cenazemde alkışlanmamaktan, gözlüklü siyah giymiş kodamanların son yolculuğuma katılmamalarından korkuyorum.

On lira fazladan verip parasız kalmaktan korkuyorum. Afrika’nın, Basra’nın, Semerkand’ın bana soracağı hesaplardan korkmuyorum.

Düşünmekten, bir adim ötesini fikretmekten korkuyorum. Başımın çok ağrıyacağından, migrenimin azması ihtimalinden korkuyorum… “Ne kadar az düşünüyorsunuz!” hitabını üstüme alıyor ve halimde ikrarımı tazeliyorum…

Öteleri hayal etmekten korkuyorum. Yarın sabaha dair planlarımı köşelere not ediyorum. Nefsimin bana yaptığı namussuzlukların hesabini sormaktan, çok ağlarım diye şiddetle kaçıyorum.

Aç kalmaktan, vücudumun asgari yağ seviyesini koruyamamaktan korkuyorum. Orucun akademik çalışmalarıma vereceği zararlara dair, iman tazeliyorum. Oruçsuzluğun sebep olduğu ahmaklığımdan korkmuyorum…

Züleyha’nın beni terk edip gitmesinden korkuyorum. Allah aşkının içimden çekilip gitmesinden korkmuyorum…

Bunlardan bahsedip, günahımın ifşa edilip yayılmasından korkmuyorum. Papazlara olmasa da eşime dostuma günah çıkarmayı tevazumun bir parçası olarak sayıyorum.

Gölgeler ışığım oldu yine. Gölgelerden, küfranı, harami hayatımdan korkmuyorum.

Bütün bu korkuların ve korkusuzlukların sebep olacağı ayaz ve karanlığın bir gün toplanıp, kıyamet olup, başıma kopmasından korkuyorum.

İşte bu benim, yitik erkekliğim… Bıyık bırakırsam yeniden, belki korkularımı biraz daha saklayabilirim…

Korkulu, korkusuz bir gecenin mahsulüdür.

Ali Kılıç


     Ali Kılıç'ın Eski Yazıları

Yazar Hakkında

İskele Editörü

Online dergiler Online dergiler