Hayvancıl Demokrasi

Çok da eski olmayan bir tarihte, ormanların en görülmemişinde bir dinozor yaşarmış kral olarak. Ormanda gün geçtikçe artan huzursuzluğun farkına varan dinozor yerini bırakmak üzere bir secim düzenlemeye karar vermiş.

Adaylar arasında iki hayvan ön plana çıkmış: Kurt ve Kaplan.

Kurt, ormanda bir reis olacaksa onunda öz be öz bir kurt olması gerektiğini söyleyip; altta yağız yer çökmedikçe, üstte ulu gök delinmedikçe, kendisinin ilini ve töresini kimsenin bozamayacağını iddia ederek ikna etmeye çalışmış tüm hayvanları.

Yıllardır ormanın dinozor tarafından ezildiğini ve sömürüldüğünü düşünen kaplan ise, tüm orman halkına hayvanların zincirlerinden başka kaybedecekleri hiçbir şeylerinin olmadığını anlatmış: “Tüm canlılar eşit olacak.’’ demiş.’’Tam bağımsız bir ormanda artık kimse kimseyi yiyemeyecek ve ormancılar ile onların işbirlikçileri defedilecek.’’

Ormanda propaganda çalışmaları hızla sürmeye devam etmiş. Gittikçe yaklaşan secimler öncesi hayvanlar yavaş yavaş kararlarını verirken, taraflar arası restleşmeler artmaya başlamış. Kaplan ne zaman cifte standartlardan bahsetse; kurt sevmesini yada terk etmesini öneriyormuş. Orman üzerinde çok kirli oyunlar oynandığını ve birilerinin düğmeye bastığını anlatan kurda karşılık, kaplan hayvanların kardeşliğinden söz ediyormuş.

Süreç ne kadar normal devam etse de bu durumdan rahatsız olanlarda varmış hayvanlar arasında.

Çıkarlarının her turlu durumda zarara girdiğini gören domuz, dinozor ile konuşmaya gitmiş. Secimi iptal edip krallığı kendisine bırakmasını isteyen domuz eklemiş: ’’Çiftliğimde istediğin kadar eğlenebilir, yiyip içebilirsin.Tilki her an hizmetinde olacak ve istediğin her şeyi yapacak.Ayrıca unutma ki dört bir yanımızı sarmış olan tehdit ve tehlikelerden orman halkını sadece ben kurtarabilirim.Bu işler diğer hayvanlara bırakılacak kadar basit değil.’’

Bu fikir aklına yatmış yaşlı dinozorun. Yanına kurdu çağırıp, anlatmış domuzun söylediklerini.Domuzun yardımcısı olabileceğini söyleyip, secimden vazgeçmesini istemiş.

Yardımcılık fikrini duyunca yumuşayan kurt; domuzun aslında bencil değil paylaşımcı bir hayvan olduğuna kendini ikna ederek kabul etmiş bu teklifi.’’Ancak bir şartım var.’’ diye eklemiş kurt. ’’Yanımdaki kopeklerle yaptığım hiçbir şeyden, hiç kimse hesap soramaz; buna domuz da dahil.’’

Birkaç gün sonra, secimin iptal edildiğini duyan kaplan hiddetle domuzun çiftliğine gitmiş.

Kurt ve tilkiyle beraber dinozorunda içinde bulunduğu bir sofrada domuzun krallığının kutlandığını görünce daha çok sinirlenerek, yaptıklarınınadaletsizlik ve diğer hayvanlara haksızlık olduğunu söylemiş.

‘’Sizin diğer hayvanlardan farkınız yok.Hiçbir hayvan bir diğerinden üstün değildir.’’ diye bağırmış.

Fakat bağırırken ne arkasının kurdun köpekleriyle sarıldığını ne de domuzun kopeklere verdiği işareti fark edememiş.

Bir sure sonra kaplandan eser kalmadığını gören domuz elindeki kadehi kaldırıp, keyifle gülümsemiş.

‘’Kaplan doğru söylüyordu.Elbette tüm hayvanlar eşittir.’’ demiş kadehten bir yudum daha aldıktan sonra.

‘’Ama kaplan bir şeyi unuttu: Bazı hayvanlar daha eşittir.’’