Üç Noktalı Veda | Makaleler - Aralık 2009

Administrator tarafından yazıldı. Aktif .

 

“           

  Merve Demirkol

Fatih Üniversitesi – Psikoloji Bolumu

 

   ‘Benim burada ne işim var? Daha çok küçüğüm!’ deyip artık büyüme umuduyla adımımı attığım Fatih’te neleri öğrendim?

Önce öğrenci dekanlığına ordan muhasebeye ordan rektörlüğe ordan bankaya ordan tekrar muhasebeye ve burdan öğrenci işlerine sonra da tekrar dekanlığa giderek tozlu yollarda bürokrasiyi öğrendim.

Yanımda herhangi bir aile büyüğü olmadığı için resmi dairelerde kravatlı adamların suratına bakıp ‘Şimdi ne yapmam gerekiyor?’ demeyi öğrendim.

 Öğrencinin en büyük dostunun bir şişe sudan ibaret olduğunu öğrendim.

 Güvendiğim her şeyin hayal kırıklığı, inandığım bütün doğruların yanlış olduğunu öğrendim.

 Bildiklerimin bir şeyleri tanımlamaya yetmediğini, insanlığın sınırlarını, bizim yokuşun 99 merdivenden daha çekilesi olduğunu öğrendim.

 Gerçek anlamını öğrendim ‘aşk’ın.

En önemlisi de ‘HAYIR’ demeyi öğrendim.

 Ama hala çok küçüğüm değil mi?

                

                                                                       

  ___

 

 

 

 

Said Doğrul

İstanbul Üniversitesi - Hukuk Fakültesi

 

     İstanbul…

Üç noktanın ima ettiği tüm güzelliği ve rezilliğiyle; en geniş sözcük dağarcığının söz söylemekte aciz kalacağı ve en büyük ölçü birimlerinin dar kalıplarına sığdıramayacağı renkli ve kalabalık bir metropol.

Bu büyük dünya için 3-5 satır ayırmak değil; bir deneme yazıp içinde gezintiye çıkmak veya bir roman meydana getirip sokaklarını dolaşmak ya da bir ansiklopedi oluşturup kaldırımlarında yürümek gerekir.

Ve gülümsedikçe ironikleşen bu rüyayı anlatmak yerine, üç noktalı bir hacim inşa edip çeşitlenen tüm duyguları birkaç çizginin sadeliğine doldurmak şimdilik en doğrusu.

 Güzel karmaşası ve karmaşık güzelliğiyle macera yaşatan, ufuk açan ve insana ne arıyorsa onu bulduran bir üniversite kenti aynı zamanda İstanbul; yani ‘öğrenmek’ için en uygun yer.

 Çünkü üniversite benim için sadece kalın hukuk kitaplarını hatmetmek ve zilyetlik naklinin hangi hükümlerle ifa edilebileceğini öğrenmek değil.

 Üniversite; kampus içinde yaşamaktır, kampus havasını teneffüs etmektir, farklı görüşler tanımak ve farklı görüşlerle tartışmak ve de farklı görüşlere saygılı olmaktır.

 Kişinin artık bir şeylere karar vermesi gerektiği yerdir; yaşamını idame ettireceği yönü ve yaşamını şekillendirecek yolu seçmesi gereken zaman dilimidir.

 Kulüplere girmek, arkadaşlar edinmek, aşık olmak, dostlar bulmak, seyahat etmek, fotoğraf çekmek, tiyatroya gitmek, hobiler edinmek, kütüphaneye uğramak, dil öğrenmek, sosyal organizasyonlar içinde yer almak, kitap okumak, yazı yazmak ve en nihayetinde ders çalışmaktır üniversite.

Elbette tiksindikleri yüzlerini makyajlayıp, benliklerine aykırı tavırlarla utandıkları kimliklerinden marjinalleşerek sıyrıldığını zanneden palyaçolar da bulunur burada.

 Ağızlarındaki Amerikan sigarasıyla anti-emperyalist sloganlar atan veya ayaklarındaki Converse’lerle mitinglere koşan ya da hakkını savunduğu emekçinin dükkânının camını söktüğü kaldırım taşlarıyla kıran sevimli ve sakallı yoldaşlara da rastlarsınız.

 Tabi onlara gördüğü her yerde bıçakla dalıp vatan kurtaran bıyıklı ülküdaşların sayısı da az değildir.

Ve göz yaşartıcı bir efor sarfedip; popüler olma çabasıyla sürekli ayakta duran, her gece özgürlük naraları atıp barlardan discolara koşan, fotoğrafladığı biralı ve açılı pozlarını Facebook’ta ‘İsTanBuL.. xD’ adıyla açtığı albümlerde paylaşan, nedensizce bir gürültü meydana getirip yüksek sesle konuşan, “koptum yhaa!” cümlesini takip eden kahkahasının dozunu dikkat çekme eşiğine göre ayarlayan sevilesi zavallılar da görürsünüz.

 Tüm bu yavrugenlere ve yağan yağmura karşın İstanbul’da yaşam güneşli.

 Nasıl başlarsam öyle mi gider?

   

                      

  ___

 

 

 

 

Halil Çiçekfidan

Northern Virginia Community College – ESL

 

“Lise, artık bitmelisin!” demiştim iyi hatırlıyorum; ama üniversitenin mesafeleri bu kadar arttıracağını hesaba katmamıştım.

 Yeni bir şehir ‘İstanbul’ derken, kendimi yeni bir ülkede buldum.

 Geride bıraktıklarım bütün hayatımdı aslında.

 Yabancı ülkeye giden insanlar ikinci bir hayatı yaşama fırsatı bulurlar.Çünkü hemen hemen hiçbir şey eskisi gibi olmaz.

Yanlışlar içindeki insanlar için temiz bir yaşama geçiş, diğerlerine ise sahip olduklarının değerini anlama fırsatı veriyor. Sağlam inşa ettiğinizi zannettiğiniz karakter yapınızı test etme fırsatı sunuyor.

 Hayatı öğrenmek adına çok iyi bir fırsat; ama ben yine de “sevemedim vedaları”…

 

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                   

 

 

 

Online dergiler Online dergiler