×

Uyarı

JUser: :_load: 948 kimlikli kullanıcı yüklenemiyor.

Tanrım

Aktif .

Onlar da ne yaptıklarını ve İnsanları nasıl bu kadar rahat öldürebildiklerini biliyorlar. Hiç insan öldürmemiş bir insana, bir insanı öldürmesi için silah verseniz. Silah o insanın elinde başka şekillere girer, titrer, soğur, sıcaklaşır artık elinde tuttuğu şey silahtan başka bir şeye dönüşür. Vicdana dönüşür, huzursuzluğun zahiri olur. Ama ilk kullanışla beraber o artık bir silahtır ve sonrasında, ele alındığı vakit silahı ateşlemeye engel olabilecek diğer anlamlar anlamını kaybetmiş olacaktır. Bunu yapmış bir insan hayatının geri kalan kısmında,  kolayca öldürebildiği ve bir insanın kolayca ölebildiğine yakından şahitlik ettiğin için başka bir günde, başkası tarafından kolayca öldürülebileceğinin korkusuyla yaşar. Ve bu korku, şiddeti tetiklerken vicdanını susturur

Gemideki İsrailliler bu yüzden kendilerine yumruklarla saldıran Türklerden korktular. Çünkü kolayca öldürdükleri gibi kolayca ölebileceklerinin korkusu vardı İsrailli askerlerde de. Ve bu zaten onların vicdanlarını çoktan susturmuştu, geriye konuşacak bir tek şiddet ve kokuşmuş öfkeleri kalmıştı. Ve onları konuşturmakta tereddüt dahi etmediler.

Oysa bundan nerdeyse altmış yol önce silahın diğer tarafında onlar vardı. Şimdi acılarını nefrete dönüştürerek, daha önce uğruna acı çektikleri tüm kutsallarını değersizleştirdiler. Ben Yahudileri severdim. Edebiyatta ve sanatta hep ağırlıkları vardı. Güzele ulaşmaya çalışır ve güzellikler yaratmasını bilirlerdi.

Şimdi hala tüm bu dehşetten uzak güzeli arayan Yahudiler var. Ama sesleri çıkmıyor. Onlarda tüm dünya gibi bir köşede oturmuş tüm olanları büyük bir dehşet ve acıyla seyrediyor. Ama diğer Yahudilerin bu sessiz duran Yahudilerin sesine ihtiyacı var; çünkü Yahudiler bu kokuşmuşluktan ve pislikten kurtulursa ancak sessiz duran Yahudilerin sesinde kurtulur.

Yahudi bir çocuğun acısını anlatan İbranice bir şarkıdan alıntı:

“…Değiştin mi sen hiç?

Ben değiştim bu sene.

Ve her gece, her bir gece

Sadece dört soru sormuştum sana.

Ama bu gece başka bir soru düşündüm

Bunca delilik ne kadar daha sürecek böyle?

Bu gece başka bir soru düşündüm

Zalimin mazlum ile cellâdın kurban ile

Dönüp durduğu bu dehşet çemberi

Bunca delilik ne kadar daha sürecek böyle?

Bu yıl ne değişti?

Bu yıl, benim değişen.

Eskiden uysal bir kuzuydum

Sonradan bir kaplan oldum ve vahşi bir kurt.

Güvercindim önceden bir ceylandım

Bugünse bilmiyorum ne olduğumu.”

Online dergiler Online dergiler