Halil Çiçekfidan

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Ailenin ilk çocuğu olarak Fatsa’da doğdu. Akşam ezanından sonra sokakta olmama ilkesiyle yeşillikler arasında bir çocukluk geçirdi. Süper solak olduğu halde sağ elle yemek yeme çalışmalarına kendini adadı ve başardı. İlkokulu İnegöl’de, liseyi Bursa Anadolu Lisesi’nde tamamladı. On sekiz yaşını henüz doldurmuşken dil eğitimi için Washington D.C.’nin yolunu tuttu. Şimdilerde Galatasaray Üniversitesi'nde Kamu Hukuku Yüksek Lisans talebesi, FSMVÜ'de araştırma görevlisi. Annesine sesini yükseltip odadan hışımla dışarı çıkarken ayağının yine eşiğe çarpacağından emin.

Kafa Kâğıdı:       

 

Eylemsizlik kuralının insan psikolojisine etkisinden bahsedeceğim. Maddenin içinde bulunduğu hareketi veya hareketsizliği devam ettirme isteği diye tanımlamıştık eylemsizliği. Otobüs ani fren yaptığında insanların öne doğru savrulması, eylemsizliğe verilen en bilinen örnektir ya, aslında ayrılıklar da böyledir. Her ayrılık, içinde bulunduğumuz durumun mecburi değişimine karşı direnmeye kalktığımızdan ağır gelir. Bir de sahiplenme duygumuzdan…

Meclis-i Mebusan caddesinden geçerken sağınıza solunuza iyi bakın. İnsanlığın vicdanını görme ihtimaliniz var..

Bankların birinde oturan beyaz sakallı adam.. Etrafında beş altı sokak köpeği.. Ufalanmış ekmekler..

Gökyüzüne serpilmiş yıldızlar misali, yeryüzüne kondurulmuş kubbeler şehri İstanbul..

Ne arsız, ne zalim. Ne duyarsız, ne de hain.

Karakteri mutasyona uğramış yığınların istilasına öfkelenmemeyi başarabiliyor hala.. Eski zaman insanlarına özgü vakur duruşuyla sineye çekebiliyor acımasızlıkları. Sabırla bekliyor limandan uğurladığı kadim dostlarını, asla geri dönmeyeceklerini bile bile.

Bugün bir iş görüşmem var.

Ama kimlerle muhatap olacağımı bilmiyorum.

Evden çıkıp yürümem söylendi, çıktım ve yürüyorum.

Arkanızdan kapının kapanmasıyla başlar “dışarıda olmak”. Bu, kapı eşiğinden denize atlamak gibidir. Ve nefes alabilmek için artık sürekli kulaç atmak gerekir, tekrar sahile varıncaya dek. Bu mücadele zarfında, karmaşanın ve koşuşturmacanın terzilik ettiği, pek az kimsenin farkına vardığı, ister istemez giyilen bir elbisedir profesyonellik...

Sıcaklığı üzerinde bir yaz günüydü. Kimileri için evde olmanın, günlerin, gezmelerin ve hocaya gitmenin mevsimi olan bu zaman diliminde sıradan sayılabilecek bir gün..

Evin delikanlısı o günkü ev temizliğine yardım edip odasına çekildi. Annesinin arkadaşlarının gözünde saygın bir yeri olduğu söylenebilirdi. Hoş geldiniz seremonisini ihmal etmez, hal hatır sorar ve böylece itibarını sarsacak hareketlerden olabildiğince uzak durmaya çalışırdı. Hele süpürüp silmeyi onun yaptığını duyunca misafirlerin övgüleri bitmek bilmezdi.

Online dergiler Online dergiler